18 Ocak 2014 Cumartesi

Gecikmiş Bayram gezisi yazısı Sorry :)




Ohoooooooo
Bayram geçmiş kaç ay olmuş sen şimdi mi yazı yazıyorsun bre mendebur dediklerinizi duyar gibiyim 
Olsun be yav bu soğuk kar kış gününde hafif güneşli hafif döt üşüten günleri özlemediniz mi azıcık bahsedelimde içimiz açılsın didim

Instagramdan takip eden arkadaslarım bilirler bayramda sevdicekle istanbuldaydık 4 mü 5 mi tam hatırlayamadım :) güncük kaldık 
Uzun vadede istanbula hiç gitmemiştim bu sefer güzelce tadını çıkarayım dedim

Bu sene bendeniz ve sevdicek leyleği havada gördük olacak ki İstanbul Zonguldak bodrum Kırşehir tekrar İstanbul derken baya bi gezdik 
Tabi tadı damağımızda kalan yer yine her zaman ki gibi 
İstanbul oldu
Taksim Beyoğlu'na yakın meshur divan otelin oralarda konakladık  ondan dolayı hiç sıkılmadık canımız istedi bir ıslak yiyelim dedik Taksim'e gittik Beşiktaş Beyoğlu istiklal bebek derken baya bi gezdik
Ama benim favori semtim tabisi Beşiktaş 
Vapura binmedik bu sefer içeride otobüs kullandık arabasız yolculuk yapmak meğer ne güzelmiş sevdiğinde etrafı seyretmek sohbet etmek otobüste 
Araba kolaylık maalesef onlada olmuyor onsuzda ama el ele tutuşup yürümek gibisi var mı 
Bir gün çıktık olduğumuz yerden tee bebeğe kadar yürüdük Ortaköy'ü gezdik Kabataş lisesini  gördüm lise defteri dizisi canlandı gözümde Keremin frenlerinin tutmamasıyle denize gitmesini kapısında yaşadım yani :)
yanmış kül olmuş hala bir çivi bile çakılmamış Galatasaray üniversitesini gördüm üzüldüm 
Sabah kahvaltıya giderken sokaklarda yatan insanlanlarımızı Türk olsun Suriyeli olsun onları gördüm içim acıdı hele öyle bi görüntü vardı ki gözlerim doldu  yağmurdan kaçıp geceyi atm önünde geçiren battaniyesini sokak köpeğiyle paylaşan bir Suriyeli vardı 
Sorguladım insanlık nerde bizde mi insanlık bu adam da mı dedim üzüldüm Ankara'da görmedim ben bu yaşıma kadar sokakta yatan kimseyi elbet vardır ama ben hiç görmemiştim İstanbul'un içi de dışı da yangın yeri diye boşuna demiyorlar dedim kendi kendime 

Allah hepsine yardım etsin 
Halimize binlerce kez şükürler olsun 

Ortaköy'e gittik dedim ya soluklanalım dedik meshur coldstone görünce atladım tabi hemen 

Coldstone diye girdik isim coldstone tarz coldstone fakat dondurmalar bildiğimiz Ülker'in golf dondurması yinede lezzetliydi güzeldi 
Coldstone uygulama olarak normal dondurmacılara göre farklı top hesabı yok boy hesabı var bu kaplarda küçük orta büyük olarak dondurmanızı seçiyorsunuz öyle iki top sade 3 vişne demekte yok menüleri var mesela bizim bu yediğimiz brownili olan içinde kakaolu dondurma ve browni var buzlu tezgahda ikisini yoğuruyor o kadar kakaolu vanilyalı menüler var vişneli frambazlı limonlu karışık olanlara isimler vermişler 
Mesela chessecake'li olanı vardı Franbuaz ve limonluydu gibi menülerin içeriğine bakıp karar veriyorsunuz biz kakao sevdiğimiz için tercihi brownili olandan kullandık 
Ortaköy'ü gezdikten sonra bebeğe gittik sahilde yürüyüş yaptık 
Sonra Eminönü'ne gittik oraya gidilince büyüsüne kapıldık balık ekmek yedik turşu duyuda içtik oranın usulüde böyle kayıklarda balıklar pişiyor hemen ayak üstü yiyorsunuz turşu suyu satan çocuklar etrafınızda denize karşı hasır taburelerde sefam olsun yaptık 

Balık ne balığıdır bilinmez beğenmedim oranın insanı alışmış iğne atsan yere düşmez kalabalık her yer balıkçılar yetişemiyor bile
Tabi bem ve benim sevgili sevgilim pis boğazcılar olarak yine boğazımız durmadı gözümüzü bodrum lokmasına diktik

Iyiki dikmişiz Allahım o nasıl güzel lokmadır öyle ben hayatımda öyle lokma yemedim tadı damağımızda kaldı hala sayıklıyorum o derece 
Istanbula gider gitmez ilk işim lokmacının yolunu tutmak olacak bundan sonra 
Galata köprüsümü neydi bilemedim orada balık tutanlar katıldık millet balık tuttu biz 
Izledik son günlerimizde baya bir yağışlı olduğu için ne Sultan Ahmet'e ne de kız kulesine gidebildik içimizde kaldı artık başka sefere 
Karşıya geçtik Bağdat Caddesi'ni gezdik orayıda çok sevdim 
Akşamları Beşiktaş'a indik alış veriş yaptık biralarımızı içtik sohbet ettik asker arkadaşlarıyla görüştük gece yürüyüş yaptık denizi seyrettik
El öpmeye gittik misafirliğe gittik ağırlandık 
Meşhur İstinye parka gittik tabi ben orda vıctoria secret mağazasını görünce kendimi kaybettim :) onu kokla bunu kokla sapık gibi bi halim vardı :) 
Gezi Parkı'na da gitmeyi unutmadık :) eski halini bilmediğimden gezi parkı şu durumdaydı diyemiyorum ama yapılan hiçbir şey de yoktu eski park havasındaydı 

Gezdik gördük eğlendik yedik içtik doyduk geldik :)
Bi Bayram tatili de böyle geçti 
Hoşcakalın 
Kendinize popüler davranın 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kedidir kedi :)